English-Turkish Dictionary

In EnglishIn Turkish
fabricationimalat, fabrikasyon
factoretken, çarpan, katsayı
factor of safetygüvenlik katsayısı
failureaksama, bozulma
Falseyanlış, takma, taklit
fanüfleyici, fan
faulthata, arıza, kusur, çatlak
feed tankbesleme tankı
feedbackgeri besleme
feedwaterbesleme suyu
feedwater heaterbesleme suyu ısıtıcı
filmfilm
film coefficientfilm katsayısı
film conductancefilm iletkenliği
film temperaturefilm sıcaklığı
film-type condensationfilm yoğuşma, yüzeyde yoğuşma
filtersüzgeç, filtre
filtersüzmek
finkanatçık
fin efficiencykanatçık verimi
finitesonlu
finite differences methodsonlu farklar yöntemi
fissionbölünme, çatlama
fixed bedsabit yatak
fixed systemssabit konumlu sistemler
flamealev
flammabletutuşucu, kolay tutuşabilir
flash pointparlama noktası
flat plate collectordüzlem kolektör, düz levhalı toplayıcı
flowakış
flow processakış süreci
flow ratedebi
flue gasbaca gazı
fluidakışkan
fluidizied bedakışkan yatak, akışkanlaşmış yatak
fluxakı
fly ashyanma gazları ile kaçan partiküller
foamköpük, köpürmek
fogsis
forcekuvvet
forced convectionzorlanmış taşınım, zorlanmış konveksiyon
formBiçim, şekil
formationoluşum
formation reactionoluşum tepkimesi
fouling factorkirlenme katsayısı
freeserbest
free convectiondoğal taşınım, doğal konveksiyon
free energyserbest enerji
free enthalpyserbest entalpi
free expansionserbest genleşme
freedomserbestlik
freezingdonma
frequencysıklık, frekans
frictionsürtünme
frigorificsoğutmalı
fuelyakıt
fuel cellyakıt hücresi, yakıt pili
fuel elementyakıt elemanı, yakıt ögesi
fuel oilyağ yakıt
fuel-air ratioyakıt-hava oranı
fugacityfügasite
fully developedtam gelişmiş
functionfonksiyon, işlev
functionalfonksiynel, işlevsel
fundamentaltemel
furnacefırın, ocak
fusionkaynaşma